Bursaspor sezon açtı; tribünler isyan bayrağı!
Bilet fiyatlarını pahalı bulan seyirci; 'Yönetim uyuma taraftar dışarda' diye yeri göğü inletti… Ankaragücü sezon açtı; taraftar ile futbolcular birbirine girdi! Kayserispor sezon açtı; Erciyes maçında taraftar sahaya indi! Diyarbakırspor maddi sorunlar nedeniyle sezonu açamadı;
Taraftar valiliğe, belediyeye yürüyüşe geçti!
Süper Kupa'yı Fenerbahçe'ye kaptıran Beşiktaş'ta;
yöneticiler hakeme veryansın etti!
Süper Lig'in startı için geri sayıma geçilirken futbol dünyamızda manzara bu…
Değişen bir şey yok…
Geçen sezon, önceki, daha önceki, ondan da öncekilerden hiçbir fark yok! İsyan, kavga, vur-kır parçala..
Şikayet, eziyet, rekabet, havuz problemleri, hakemlerle ilgili komplo teorileri.. Şimdiden belli, iş yine çok ciddi!
Futbolda rekabet, lig kurulduğundan beri bir kısır döngü içererek, sürüp gidiyor bu ülkede. Şampiyonluklar 4 kulübün tekelinde. Daha doğrusu tekelindeydi. Trabzonspor çeyrek asırdır, F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş üçlüsünün arasına giremiyor. Son iki sezonda Sivasspor bu tekeli kırmak için zorladı ama beceremedi..Bundan sonra da becerenin çıkacağını sanmıyorum. Çünkü 3 büyükle, kalan 15 kulübün arasında aşılması çok zor bir uçurum var. Kamuoyu, medya ilgisi, yaptırım gücü, ticari ve ekonomik güç, devlet katındaki etkinlik, hükümetler bazındaki geçerlilikler hep onlar lehine işliyor..3 büyük destekçiliğinin bugün vardığı noktada Anadolu'nun aidiyet duygusunu giderek yitirdiğini ibretle izliyoruz.
İşte, ligin oynanacağı 12 kentin Trabzon dışındaki 8'inde istatistiklerle belirlenen son araştırmanın hazin tablosu :
Antalya, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, Kayseri ve Manisa'da, Galatasaray sempatizanları 1 numarada!
Ankara, İstanbul ve Sivas'ta ise, Fenerbahçe'ye gönül verenler ilk sırada!
Sözgelimi, Bursalının, Anteplinin, Sivaslının ya da Ordulu, Rizeli, Erzurumlunun yüreği önce kendi takımı içinatmazsa, bu ülkede futbol nasıl kentsel aidiyet duygusuyla buluşacak? Lobiler nasıl oluşacak? Taraftarıyla bütünleşemeyen kulüpler nasıl ayakta duracak?
Böylesine çarpık bir taraftarlık olgusu hiçbir Batı ülkesinde yok..Avrupalı öncelikli ve ağırlıklı olarak kendi kentinin takımının sempatizanı.
Bunun için Barcelona en büyük…Zlatan İbrahimoviç'in imza törenine 75 bin kişi geliyor. 100 bin üyesi var ama borsaya açılmıyor, dernek statüsünüde idare ediliyor. Formasına reklam bile almıyor!
Bizde ise büyük, güçlü, hükmeden kimse ondansın…
Yani; Galatasaray, Fenerbahçe ya da Beşiktaşlı'sın…
Oysa geçmişle kıyaslanamayacak olanakların sahibiyiz. Tesis ise en muhteşemi.. Antrenör ise en alası…Malzeme ise en harikası…Futbolcu ise Avrupalı, Afrikalı, Brezilyalısı…
Ne var ki; o yokluk dönemlerinde yakaladığımız başarıların dahi gerisindeyiz. Mesela Bursaspor…
Tesis Özlüce…Hoca Ertuğrul Sağlam…Malzeme Puma…Yerlileri geçtik, yabancıları ülkelerinde marka.. Son Avrupa yolculuğunun üstünden 15 yıl geçmiş…Türkiye Kupasını kucaklayalı ise 23 yıl olmuş…Dedeler hala torunlarına 35 yıl önce Vahit'in Dundee United'a attığı golü anlatıyor. Yerel televizyonlar hala döndürüp döndürüp 15 yıllık İntertoto'daki Karlsruher maçını ekrana getiriyor. En sıkı kongresine 3 bin küsur üyeden ancak yarısı katılıyor…Divan kurulu toplantılarında mevcutun ancak beşte biri yer alıyor..Ve sezon açılışına 3 bin taraftar geliyor.. 'Yönetim uyuma, taraftara sahip çık' sloganının yerine 'Taraftar uyuma, kentinin takımına sahip çık' diye birilerine seslenmenin zamanı çoktan geldi de geçti bile…
Geç de olsa bir denesek, fena mı olur?
05.08.2009 11:19:46, Mustafa Özkeskin
Bu yazı 3621
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
