Stadı yıktık, timsahı kusur kaldı! |
Olmayana ergi yöntemiyle gündem yaratmakta üstümüze yok!..Yenisi bitmeden eskisini yerle bir edip ’Timsah heykeli’ kondurduk bile!.
’Timsah’ tribünlerde yürümeye devam etsin; o boşluğa olsa olsa 16 Mayıs 2010’da kazanılan tarihi şampiyonluğu karikatürize edecek bir anıtla, Ata’mızın devasa büstü yakışır. Dönemin oyuncularıyla, teknik kadrosunun şampiyonluk coşkusuyla kucaklaşmalarını betimleyen heykel grubuyla, Atatürk’ün büstünün ayni karede buluşmasından daha güzel ne olabilir ki?...
Meydancık’ ın girişine daha önceleri havuz içinde 3 timsah figürü dikildi, dönüp bakan bile yok!..
Fenerbahçe taraftarı; Şükrü Saraçoğlu’nun yanı başındaki Yoğurtçu Parkı’nda masrafını cebinden karşılayıp Alex’in heykelini açınca; en önce başkan Aziz Yıldırım karşı çıktı; ’Ben ancak Atatürk Heykeli’nin kurdelasını keserim, Alex’de ne oluyor ki’ diye...
Sonra neden timsah!.. Bizi betimleyen bir fügür değil öncelikle. Rahmetli Mususi’nin mirasına, 15 günde bir maç kazanıldığında takım; çimlerin üzerinde yürüyerek sahipleniyor zaten.
Atatürk’le şampiyon Bursaspor yanyana... Birbirini öyle güzel tanımlıyor ki, başka söze gerek bile yok.
Üsteyik böyle proje dışarıdan Bursa’ya gelenlerin de ilgisini çeker, bölge bir cazibe merkezi haline gelebilir.
Taraftar forumlarıda da; yıkılarak elde edilecek meydanın timsah heykeliyle değerlendirilmesine karşı.
Şimdilik B.Şehir Belediyesi Kültür A.Ş’nin bir projesi gibi duruyor. Yani henüz düşünce aşamasında. Son karar B.Şehir Belediyesi Meclisi’nden çıkacak. Herhalde mecliste Atatürk’ü timsaha kurban etmek istemez...
Bir diğer konuda iki stadın mevcudiyetinin Bursa için lüks değil, gerekli
olması. Yenisi bittiğinde Bursaspor oraya geçer; tarihi stadda da 2. ve 3. Lig temsilcilerimizle amatör kümenin garibanları oynar.
Yarın öbürgün Bank Asya’ya Bursa’dan bir takımın yükselmeyeceğini kim bilebilir ki? Keşke gerçekleşse de, maçlarına gidebilsek. Sonra B.Şehir statüsündeki şehirlerin çoğu iki ve üzeri stada sahipler.
Atatürk’ün adını yaşatan sportif emanete kent olarak sahip çıkmak hepimizin üzerine vazife olmalı. Sırf ismi nedeniyle ’yok edilme’ iddialarına katılmak istemiyorum. Şehri yönetenlerin de böyle bir düşüncede olduklarına inanmıyorum.
Engin AKSÖZ ...Olay Gazetesinde bugün çıkan yazısından...
 Facebook'ta paylaş
Bu haber 3602 kez okunmuştur.
|